Cumhuriyet Halk Partisi Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Üzülerek tabir edeyim, kaç otizmli çocuğumuz var bilmiyoruz. Görünmüyor bu aileler. Olağanda bunların saptanması lazım” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından Çankaya’daki Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü nedeniyle düzenlenen programa katıldı. Programa Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş ve CHP milletvekilleri iştirak gösterdi. Burada bir konuşma gerçekleştiren CHP başkanı Kılıçdaroğlu, otizmli vatandaşların ve ailelerinin elde etmesi gerektiği haklara değindi.
“KAÇ OTİZMLİ ÇOCUĞUMUZ VAR BİLMİYORUZ”
Olağan koşullarda otizmli çocukların saptanması gerektiğini, lakin aileler keşfeder ve bulursa bu sorunun ortaya çıktığını belirten Kılıçdaroğlu, “Anayasa’da değiştirilmesi dahi teklif edilemeyen unsurlar ortasında yer alan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, demokratik, laik, toplumsal hukuk devletidir. Toplumsal hukuk devleti yani toplumsal devlet. Sorunu olan, sorunu çözmekte yetersiz kalan, bu ekonomik de olabilir, fiziki manada da olabilir. Yetersiz kalan bireyleri aileleri o sıkıntıdan olabildiğince kurtarmaktır. Geliri olmayan ailelere gelir sağlamaktır. Varsa daima bakabileceği bir kişi, bir engelli varsa meskende onun mahzurunun en az yük getirebileceği ortamı sağlamaktır. Bu çeşit meselelerle ilgili sağlıklı dataları derlemektir. Üzülerek tabir edeyim, kaç otizmli çocuğumuz var bilmiyoruz. Görünmüyor bu aileler. Olağanda bunların saptanması lazım. Mansur Beyefendi söyledi, yeni doğan çocuk olduğunda İngiltere’de geliyorlar, bakıyorlar, testler yapıyorlar yahut sorular soruyorlar. Bizde bu türlü bir şey yok. Aile keşfederse, aile bulursa” diye konuştu.
“EVDE ENGELLİ BİRİSİ VARSA ANNE KESİNLİKLE O TOPLUMSAL GÜVENLİK HAKKINA KAVUŞMALI”
Otizmli çocukların sayısı konusunda Sağlık Bakanlığı ve Ulusal Eğitim Bakanlığına (MEB) vazife düştüğünü, bilgilerin tertipli olarak alınması ve kamuoyuyla paylaşılması gerektiğinin altını çizen CHP Önderi Kılıçdaroğlu, otizmli çocuklar için gölge öğretmenliğin gündeme gelmesini, bu takımın oluşturulmasını talep etti. Eğitim hakkının çok dramatik olduğunu ve otizmli çocukların haftada 40 saat ders görmesi gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Yine bu tıp aileler, anne daima çocuğa baktığı için çalışma hayatından da kopmuş oluyor. Hasebiyle anne konutta engelli birisi varsa ve buna tertipli bakmak zorundaysa kesinlikle o toplumsal güvenlik hakkına kavuşmalı ve onun toplumsal güvenlik primi devlet tarafından yatırılmalı. Yeri vakti geldiğinde o da emekliliğe hak kazanmalı. Biz bunu aile takviyeleri sigortası için de çözmeyi düşünüyoruz. Aile dayanakları sigortası. Şayet ailede gelir yetersizliği dışında engelli varsa okula giden çocuklar varsa onlara da ayrıyeten ek kimi imkanların sağlanması lazım. Eğitim hakkı evet, bu çok dramatik bir olay. Her gittiğim toplantıda denir ki en az 40 saat haftada ders görmesi lazım ancak 2 saat görüyor” tabirlerini kullandı.
MEB’in otizmli çocuklara 40 saatlik ders vermemesi halinde bu çocukların ailelerine Bakanlığa dava açmalarını tavsiye eden CHP Genel Lideri Kılıçdaroğlu, siyasetçi olarak bu hususta dayanak vermeye her vakit hazır olduklarını vurguladı. Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Bu cins aileler evlatlarına 40 saatlik ders vermiyorsa Ulusal Eğitim Bakanlığı, tazminat davası açıp hak arayın. Biz de takviye verelim. Sizler gidin mahkemede tanıklık yapın, neden 40 saat olması gerektiğini anlatın ve Ulusal Eğitim Bakanlığını zorlayın. Ulusal Eğitim Bakanlığı 40 saatlik ders versin. Engelliye haftada 2 saat ders mi verilir? Verilmez diyecek en az 40 saate çıkaracaksınız ve her bir aileye tazminat öngörür ve devlet bu tazminatı ödemekten kaçınacağı için doğal olarak sizin evlatlarınıza getirecek, 40 saatlik dersi görecektir. Olağan şartlarda öteki çocuklarla bir arada akranlarıyla bir arada eğitimine ortam hazırlayacaktır. Bu ortam sağlanmayan aileler dava açabilirler, haklarını arayabilirler. Bizim siyasetçi olarak yapacağımız bir katkı varsa bu katkıyı sunmaya her vakit hazırız. Bunu tabir etmek isterim. Türel manada da bir takviye isterseniz, gerekirse milletlerarası kuruluşlardan da yardım alarak her türlü hukuksal dayanağı tekrar size verebiliriz. Münasebetiyle siyasal iktidarı sizin taleplerinizi yerine getirmek için her türlü haklı olduğumuz davada haklı çıkacağını öngören kararlarla daha sağlıklı bir halde sesinizi duyurmanıza da ortam hazırlamış oluruz.”
“AİLEYLE PAYLAŞARAK TEDAVİ VE EĞİTİME BAŞLAMALARINI SAĞLAYACAĞIZ”
İngiltere’de bulunduğu süreçte torununa yapılan bir uygulamadan örnek aldığını, sorulan soruları Ankara’ya getirip çeviri ettiğini anlatan Lider Yavaş, bu çalışmayı internet üzerinden yapmaya başlamak için çalışmalara devam ettiklerini söyleyerek, “Meğer orada verilen anketleri doldurduğunuz vakit yanıtlara nazaran çocuğun gelişiminde bir şey olup olmadığını tespit ediyorlar ve önleyici eğitime daha evvel başlıyorlar. Ben bu soruların hepsini getirdim, çeviri de ettim. Lakin şöyle bir sorun var. Bizim tek başına kendi ünitemizin yetişme bahtı yok amama kesinlikle bir formda yapacağız. En azından bugünkü ortamda internet üzerinden kendilerine göndererek oradan aldığımız sonuçları aileyle paylaşarak tedavi ve eğitime başlamalarını sağlayacağız, bu hususta çalışmalarımız devam ediyor” dedi.
Yavaş, belediye olarak açacakları iki tesisi, “Pazartesi günü Sincan’da, çarşamba günü de Anıttepe’de iki mola konutu diye tabir edilen ve Ankara’da büyük gereksinim olan yer açıyoruz. Orada rastgele bir işiniz olduğu vakit çocuklarınızı oraya güvenerek bırakabileceğiniz iki tesis açıyoruz” cümleleriyle duyurdu.
(Huzeyfe Tarık Yaman – İbrahim Berat Yılmaz/İHA)
İhlas Haber Ajansı / Aktüel
News
